Günün tortusunu yakalamak akşam satırlarında, akılda kalmayan
zelzelişler dokunur bedenlere. Yorgunluk kaldırmaz düş ile gerçek
Kağıt kalem aynadır yansır cümle aralarına.
Ünlü ünsüz ne kadar harf varsa bazen sorgulanır düşüncelerde ,
sorgunun tarafsız sayıldığı gecelerde. Önce sesli harfler seçilir,
bağıra bağıra kaçan firsatlar sayılır beşi bir yerde,
unutkanlıklara sığınılır gölgede güneşi tutarcasına.
Sonra sessiz harflerdir zamanı yavaşlatan. Zamansız kayıpları hüzün
bulutlarında bir bir yağmurun ikramı ile gözleri ıslatan.
Sessiz harflar dedik ya!.
Sessiz düşüncelere dalınır, duyulmaz sessiz bir düşmandır o.
Burada duygular masum rolündedir, masumiyet her zaman kazanılan ve
Sevgi hak getire dedirten ,biraz da gönlü kendinden geçirten
Beyazdır o, mükafatın rengini bir çırpıda alan. Yalan yalnış avutulan bir
gönüldür virane sokaklarda gerçeği arayan.
Akıntıya kapılan sakin saf duygulardır, hep sessiz harflerle söylenir,
Duyulmaz,
Duymazdan gelinir, tekrar edilir.
Onlar sessiz harflerdir. Küçük sevgi dolu yüreklerde fırtınalar yaratan
tasvir kıvamında tanık olmuş konuklardır.
Hangi gönülden, hangi dilden söylenirse söylensin
bu akşam satırlarında.
Gün düne borçlu kalır, yarına alacaklı
tortusu farklı sesli, sessiz harfler aynı yerde buluşur.
Sevgidir günün ardından akşam satırlarına sarkan.
Sevgidir paylaşmak için hayata sunulan.
Sevgidir..