Soy ağacına yazılı bir itiraf name’miydin,namelerde bekleyen.Basma kalıp laflarda tevazu gösterilmez.Pişmanlığın yaşanacağı bellidir, sonradan fayda etmeyen.SenBirinci tekil şahıstın.Çoğul cümlelerde kullandım ben seni.SenDoğmayan güneştin.Sarıya çaldım gözlerini, aya tuttum ellerini.Bahar akşamları gösterime giren,biletli biletsiz koltukları rezerve ettiğim.Uzun metrajlı flimdin,ara vermeden izlediğim.Yağmura yakalanmak inceden inceyedamlaların aptal ıslattığı saatlerde.Yetişmek geç kalmışlığa inatYangından sevgileri kaçırdım…
-
-
İri hale gözlerKelimelerde sakıncalı çağrışımları yaratan. Yabancı kalan bir resimGönüllerdeki sevgi esiriniarpa boyu kadarSensizlikte bir kat öteye götüren. Etkilenmenin hafifliği hissedilirDayanılmaz arzuların insafında. Bırakılan umut !Bırakılan somut bir elveda,Bir sonraki günde özlenen. Bir ömür ki,Tadına varmalı soğumadan çayın. Bir sevda ki,Tadını almalı, tadında kalmalı bir yarın. Haziran 2000
-
İnsanın kendi hikayesini yazmasının zamanı artık,Her gün aynı çehrede son noktayı koyan sözlerdirbeklentiler. Anlatılmak istenenden öte,algılandığı gibi dışa vurmaktır.Farklı gösterilmek istensede , hep aynı gözler. İki parçadır insan.İstediği gibi görünür.Bazen dostbazen sevgilidir.Zaman zaman karışan, akılları karıştırançözümü zor bulmaca gibidir. Bu mevsimde göçmen kuşlardır işi zor olan.Katar olmuş sevgileri taşırlarkanatlarda yarım…
-
Rüzgarı estireceğiz;Soluğumuz tükenene kadarUmutlar çıkaracağız;Umutsuzluklardan.Hiç olmadık yere demirledik,Hiç olmadık zamanda sürüklendik akıntı yüzüne.Bakmayı bilemedik belki de,Belki de özgürlüğü seçmek istedi;Gönül her seferde.İstedi ama ! izin çıkmadı fırtınalı gecelerde.Kayıtsız kaygılar da yok değil,Çekilen nefes, tutulan nefislerde.Ölümün gölgesinde gizlenmek, Ölmekten beter değilmidir, kemirir içten içe.Kurtuluş gözlenir.Kurtuluş özlenir.Sevgileri dolu dizgin bıraktığımız;Dünler beklediğim.Beyhude sevişmeler;Hatıralarda…
-
Bir vedalık ömrü var her sevginingönüllerde iz kalırdudaklarda değil. Rüzgarın savurduğu allaç pamuğudur,gözlerindeki neşe değil. Gitmek mi? Yarım her şey!Zaman tam değil. Gitmek mi?Henüz değil! Karabasanda eğilen öfkeumutlar değil!.. Sonbahar – 2000
-
Bilinmez bir yerde yalnızlık kollarımda esir şimdi,nereye çeksem oraya sürükleniyor cevap vermeden.Yaman sevdaların sarhoşu Kasım yağmurları,Baharları bekleme!uğra bir akşam üstü erkenden…… 9.12.99
-
Yalnızlık türküsü yalnız söylenirUmutlar tükendikçe.Ama neden benNeden bu sonbahar.Zamansız geldin be zamansız,Şimdi ne yok nede var. Aralık 1999
-
Yalnızlık türküsü yalnız söylenirUmutlar tükendikçe.Ama neden ben,Neden bu sonbahar.Zamansız geldin be zamansız,şimdi ne yok nede var. Aralık 1999
-
Seni gördüğüm an sabah güneşinde,Saçlar kızıl, koyu kestane bir başkagüzeldin günaydın eşliğinde.Gözler parlarken beden yorgundudaklar da hep aynı şarkı,karanlıklarda meşale, yürekler sensizliğin etkisinde. Bilmem ne yapmalı, nelere katlanmalı.Mistik doğal bir hava’ ya inatduygusal bir ortam mı yaratmalı.Sessizlik hakimken sevgi şatosunda,bazen susmalıbazende uzaklara korkuları mı saçmalı. Az kaldı, kum saati dolmaya…
-
Bazıları tekdi yalnızdı.Bazıları çiftdi kararsızdı.Sorun, nedenlerle yüklü bir arsızdı. Aralık 1999